İngilizce Sözlük
confederacy nedir, confederacy türkçesi
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
confederacy ne demek
confederacy : birlik
birlik ile ilgili cümleler
Birlik için muazzam bir potansiyel görüyoruz
We see an enormous potential for cooperation
hep birlikte
let’s live long all together
On beş dakika kadar birlikte oturduk
We sat together about fifteen minutes
Birlikte dua eden aile birlikte kalır
The family that prays together stays together
En son nerede birlikteydiniz?
Where were you together last?
son yapılan çeviriler
birlik
mekanik olarak yapılan
yüksek gerilim manyetosu
korona tüpü
atom enerjisi
kayış gergisi
catalog
temizleme
dökme mal taşıyan gemi
yardımcı koltuk
nükleer enerji
keçiyolu
hicri tarih
zaman aralığı
kaymak
makroblast
galakturonik asit
bir tür çamsakızı
basmakalıp
Nepal