İngilizce Sözlük
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
forward ne demek
forward : forwards
ileri doğru : forward
ileri(ye) : forward
ileride olan : forward
ilerletmek : forward
iletmek : forward
ön : forward
son yapılan çeviriler
forward
mektup kutusu
oturmak
ışık ölçmesiyle tanzim
sevecen
vurulan avı bulup getiren köpek
negatif plaka
paralyze
doğrudan arama
anlam
yetenek
jenerik
tükürdüğünü yalamak
otomatik/direkt konuşma
martı
kıpırdanma
yararcılık
kolon ayırıcı
canonize
kusur bulunamaz