İngilizce Sözlük
great, large, big, important, serious, elder nedir, great, large, big, important, serious, elder türkçesi
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
great, large, big, important, serious, elder ne demek
great, large, big, important, serious, elder : büyük
büyük ile ilgili cümleler
hayat senden büyük
life is bigger than you
Büyük oğluna miras bırakmak
Portion to the eldest son
Ellibir yaşındaki Tuheitia Paki önceki kralın yaşça en büyük oğludur
Fifty one year old Tuheitia Paki is the eldest son of the previous monarch
Orası isminin henüz yaygın olmadığı büyük bir market
there is the one big market where his name is not yet mega
Japonya Fransız büyükelçisi
The french ambassador to japan
son yapılan çeviriler
pisi
büyük
hanedan
kömürcü
metin olmak
tuğlacı çekici
terminoloji
ignitron
telsizci
renk çözülmesi
Büyükayı
mimari çözüm
göstergeli vana
şeytanca
doğru olmayan
el kemiği
bir şeyi yeniden getirmek
osurmak
sürüklenmeli transistor
atılım