İngilizce Sözlük
necessary, requisite, essential nedir, necessary, requisite, essential türkçesi
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
necessary, requisite, essential ne demek
necessary, requisite, essential : lazım
lazım ile ilgili cümleler
Ders çalışmam lazım
I have to study
gitmem lazım
I really have to go now
Lazım değil ama seninle olmak isterim
I do not need it but I would like to be with you
lazım olmak
be necessary
Oraya gitmek lazım.
It is necessary to go there.
son yapılan çeviriler
lazım
eksantrik anomali
teknik ressam
hibe edilmiş
çift yönlü devre
kendini toparlamak
eğrilik çemberi
ciddiye almak
vinç kolu
resepsiyon memuru
hava soğutma
peş peşe sigara içen kimse
üst alma
boynuzlanmış koca
çift yönlü döşeme
çivitotu
beton döküm porgramı
ahlak kurallarına aykırı olarak yaşama
antika kimse
adaçayı peyniri