İngilizce Sözlük
row nedir, row türkçesi
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
row ne demek
row : dizeç
row : dizi
row : gürültülü kavga
row : kürek çekmek
row : sıra
sıra ile ilgili cümleler
Ara sıra
Now and then
Arada sırada şarap içiyor
She seldom drinks wine
Konuşma sırasında nasıl empati kurulacağını ve dinleme becerilerini açıklar
Describes how to use empathy and listening skills during conversations
Hediye açımı sırasında
During the gift opening
Alfabetik sıralama
Alphabetical arrangement
son yapılan çeviriler
dizeç
sahne
Biz bunu sipariş etmedik
uç bağlantısı
konvertibl hisse senedi
açık fikirli
dev yıldız
uzanmak
hakimiyet
gümrük birliği
aktinik denge
hat genişliği
kakao
ayrılıkçılık
haydi sölesene
geçirmek
tencere
tasarruf bankası
kış uykusu
üretim müdürü